"İsrail'i Uluslararası Kararlar Durdurabilir mi?"
İsrail-Filistin Savaşı devam ederken, uluslararası örgütlerin ve Avrupa ülkelerinin İsrail’e yönelik tepkileri giderek artıyor. Birleşmiş Milletler’in 2023 verilerine göre, Filistin'deki çocuklara yönelik ağır ihlallerde yüzde 155 oranında bir artış yaşandığı ve BM’nin ilk kez İsrail ordusunu kara listeye aldığı bildirildi (Özkan, BBC). Ayrıca, Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail Başbakanı Netanyahu ve Hamas liderleri hakkında savaş suçu işledikleri gerekçesiyle tutuklama emri çıkarılmasını talep ederken, Uluslararası Adalet Divanı da İsrail’in Gazze’ye yönelik askeri operasyonlarını durdurmasına hükmetti (Özkan, BBC). Bununla birlikte, 2024 yılının mayıs ayı sonlarında, İspanya’nın ardından İrlanda ve Norveç de Filistin Devleti’ni resmen tanıdı (euronews, 2024).
Bu kararların arka planında, İsrail ordusunun orantısız güç kullanımı, BM yardım merkezine saldırı düzenleyerek 5 kişinin ölümüne yol açması, insani yardımları engellemesi ve bölgeden gelen işkence ve çocuk ölümleri gibi iddialar yer alıyor.
Ancak bu kararlar İsrail’in uluslararası imajını etkileyebilse de, herhangi bir yaptırım gücüne sahip değil. Çünkü uluslararası sistem, merkezi bir otoriteye sahip olmadığından, uluslararası örgütlerin aldığı kararlar İsrail tarafından tanınmadığı sürece bağlayıcı olmuyor.
Sonuç olarak, savaşın Avrupa Birliği içinde ve ABD ile AB arasında politik bölünmelere neden olabileceği düşünülüyor. Uzun vadede ülkelerin bu savaşa nasıl yaklaşacakları, kamuoyunun hükümetler üzerindeki baskısının dış politikaya etkisi ve bu bölünmüş atmosferin Türkiye’ye yansımaları da dikkatle takip edilecek konular arasında.